Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyübi
İslam dünyasının en ünlü kahramanlarından olan ve düşmanlarının dahi adaletine güvendiği Selahattin Eyyübi’yi vefatının 828. sene-i devriyesinde rahmetle yâd ediyoruz.
İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un “Şark’ın en sevgili sultanı” olarak tarif ettiği Selahaddin Eyyubi adaleti, cesareti, merhameti ve kahramanlığı ile düşmanlarının nazarında bile daima farklı bir yere sahip olmuştur.
Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi üç semavi din için de kutsal olan Kudüs’ü 88 yıllık Haçlı işgalinden kurtarmıştır.
Bir şehzade gibi yetişen ve iyi bir eğitim gören Selahaddin Eyyubi, genç yaşlarda Haçlılar’a karşı yapılan seferlere katılarak Şam şahneliğine kadar yükselmiştir.
1187’de Hittin denilen yerde Haçlılar’la yaptığı meydan savaşında büyük bir zafer kazanan Selahaddin Eyyubi Haçlı ordusunu imha etmiştir.
Selahaddin Eyyubi, bu zaferden sonra hızlı bir fetih hareketine girişerek, Filistin’de birçok kaleyi ele geçirmiştir. Birkaç hafta içinde büyüklü küçüklü 52 şehir fethettikten sonra 20 Eylül 1187’de Kudüs’ü kuşatmıştır. Miraç mucizesinin yıl dönümü olan 2 Ekim 1187 Cuma günü Kudüs fethetmiştir.
Haçlılarca tahrip edilen Mescid-i Aksa’yı kendi elleriyle süpüren ve gül yağıyla yıkatan Selahaddin Eyyubi, Harem-i Şerif’i Hıristiyanlara ait sembollerden arındırmıştır.
Fetih sonrası Kubbetü’s Sahra’daki haçın da indirilmesinin ardından 88 yıl boyunca duyulamayan ezan sesi yeniden şehrin semalarında yankılanmaya başlamıştır.
Selahaddin Eyyubi, geniş bir alanda siyasi birlik kuran büyük bir devlet adamı olarak tarihe geçmiştir. İmar faaliyetleriyle yakından ilgilenen Selahaddin Eyyubi, devrinde Filistin, Mısır, Hicaz ve Yemen’de çok sayıda medrese, zaviye, cami, köprü, kale, hamam inşa edilmiştir.
Selahaddin Eyyubi döneminde ilim insanlarına ve sanatkârlara verdiği önem dolayısıyla Suriye ve Mısır, İslam dünyasının önemli ilim merkezleri haline gelmiştir.
Selahaddin Eyyubi, Hicaz bölgesine verdiği önem dolayısıyla “Hadimü’l-Haremeyn” (Mekke ve Medine’nin hizmetkarı) unvanını kullanan ilk hükümdar olmuştur.
Filistinli kardeşlerimizin meşru haklarını yok sayan her girişimin, Selahaddin-i Eyyubi’nin emanetine ihanet olduğunun bilincinde olan değerli kardeşlerimi muhabbetle selamlıyorum.
Rabbimiz, Kudüs’ü özgürlüğüne kavuşturacak Selahaddinler olmayı ve yetiştirmeyi nasip etsin. (Âmin)